Haber

Cumhurbaşkanlığı Sarayı koruma alanı dışında kaldı

Geçtiğimiz yıl Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzaladığı ‘Van Gölü Doğal Sit Alanı – Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı’ kararı kapsamında Ferit Melen Havalimanı da dahil olmak üzere Van Gölü kıyısındaki birçok yerleşim yeri koruma alanı içinde kaldı. Kararı alan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ahlat’ta yaptırdığı Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nün Van Gölü kıyısında yer almasına rağmen koruma alanı dışında kaldığı ortaya çıktı.

Bitlis’in Ahlat ilçesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yaptırılan Cumhurbaşkanlığı Köşkü koruma alanı dışında kaldı.

Türkiye’nin en büyük gölü olan Van Gölü, uzun süredir iklim değişikliği ve insan faaliyetleri nedeniyle kirlilik ve kuraklıkla mücadele ediyor. Gölün korunması amacıyla hem çevreciler hem de sivil toplum kuruluşları yıllarca yetkilileri davet ederek Van Gölü Savunma Kanunu’nun çıkarılmasını talep etmişti. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla 30 Temmuz 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan kararla göl çevresi ‘Doğal Sit – Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı’ olarak tescil edildi.

Van Gölü Doğal Sit Alanı – Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı

Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, geçtiğimiz yıl sosyal medya hesabından kararın alındığını paylaşarak, “Başlattığımız Van Gölü ve Çevresinin Korunmasına Yönelik Eylem Planı ve Uygulama Programı sonunda, maviye çalan mavi sular, mavi ve mavi suların üzerini kaplıyor. ülkemizin bayramı sit alanı ilan edildi. Pakı teslim etmek için atılan bu adım daha başlangıç. Hayırlı olsun.”

KÖŞK SİTE DIŞINDADIR

Van Gölü Doğal Sit Alanı – Sürdürülebilir Savunma ve Kontrollü Kullanım Alanı belirlenmesiyle birlikte birçok köy, mahalle, konut ve iş yeri ile birlikte Van Ferit Melen Havalimanı da bu alana dahil edildi. Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın resmi internet sitesi üzerinden ulaşılabilen Korunan Alanlar Yönetim Sistemi’nden (SAYS) görüntülenebilen haritaya bakıldığında, göl çevresindeki birçok yerleşimin koruma alanı içinde kaldığı görüldü. korunan alan, dikkate değer bir istisna vardı. Bitlis’in Ahlat ilçesinde, Van Gölü kıyısında yer alan Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nün haritada koruma alanı dışında kaldığı görülüyor. Haritaya,say.csb.gov.tr ​​adresinden ulaşılabiliyor.

Van Gölü kıyısında, koruma alanı içindeki bazı köyler ve kırsal mahalleler

‘BİNA SÖZ KONUSU ALAN İÇERİSİNDE BULUNMAKTADIR, BAŞINA SORUN OLARAK’

Haritaya göre göl kıyısında bazı noktalarda yaklaşık 10 kilometreye giren sit alanı, Cumhurbaşkanlığı Sarayı kıyısının 3 metresini kaplıyor. İddiaya ilişkin mütalaasını aldığımız Van Barosu Çevre ve Ekoloji Komisyonu Üyesi Avukat Gülbahar Doğan, Cumhurbaşkanlığı’nın olup olmayacağı tartışmasından önce Van Gölü kıyısına köşk yapılmasının hukuken ele alınması gerektiğini belirtti. Sarayın sit alanı içinde yer aldığını belirterek, “Ana muhalefet partisi, dolgu alan üzerine yapılaşmaya izin veren yasa değişikliğinin Kıyı Kanunu’na ve 43’üncü ve 56’ncı maddelerine aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Anayasa. , (2), (3) ve (4) ve listelerde hudut ve koordinatları gösterilen alanlarda bu Kanunun kıyı, kıyı şeridi, dolgu ve kurutma yoluyla edinilen arazilere ilişkin kısıtlayıcı hükümleri uygulanmaz’. Bu nedenle yapının ilahiyat konusu olan bölgede yer alması başlı başına bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Van Gölü çevresinin sit alanı içerisinde olması, mevcut yapının sadece Kıyı Koruma Kanunu ile değerlendirilmemesi gerektiğini, alanın yeni bir jenerik statü ile değerlendirilmesi gerektiğini göstermektedir.”

Avukat Gülbahar Doğan – Van Barosu Çevre Komisyonu Üyesi

‘KIYI HUKUKUNA AYKIRI BİNA İNŞA EDİLMESİ BİNAYI YASAL OLARAK TARTIŞILIR HALE GETİRİR’

Anayasaya göre kıyıların devletin karar ve tasarrufunda olması gerektiğini, bu alanların özel mülkiyet konusu olamayacağını ve niteliğine, genelliğine uygun olarak herkesin ortak kullanımına açık olması gerektiğini belirterek, eşitlik ve özgürlük” diyen Doğan, “Çevrenin geliştirilmesi, çevre sağlığının korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesine yönelik tedbirler. Aynı zamanda devletin temel görevlerinden biridir. Bu amaçla devlet, çevrenin korunmasını sağlayacak etkin bir hukuk sistemi kurmakla yükümlüdür. Yönetimin Van Gölü Havzası’nı korumaya yönelik adımlar atarken tüm eylem ve süreçlerinin bu koruma hedefine uygun olması beklenmektedir. İdare tarafından Kıyı Kanunu’nda belirtilen sınırlara aykırı bir yapı inşa edilmesi, yapıyı hukuken de tartışmalı hale getirmektedir.

‘STATÜYLE İLGİLİ TEKRAR SAYIM YETMEZ’

Van Gölü çevresinde alışılagelmiş olan ‘Doğal Sit – Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı’ uygulamasının en alt düzeyde savunma sağlayan statü olduğunu belirten Doğan, şunları söyledi: Daha teknik bir dille ifade etmek gerekirse, sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım. kullanım alanları, silüet, jeolojik ve ekolojik değerlerin korunması ve geliştirilmesi amacıyla, alanın potansiyeli ve kullanım özellikleri dikkate alınarak, doğal ve kültürel yönlerle uyumlu, düşük yoğunluklu faaliyetlere, turizme ve yerleşimlere olanak sağlayan alanlardır. Bu içerir. Ancak korunması gereken hassas bölge olarak tescil edilmesi gerektiği ve çok daha aktif savunma sağladığı kanaatimizden hareketle, statünün tanınmasının tek başına yeterli olmayacağı belirtilmelidir. İlgili bölgenin ekonomik olarak kalkınmasına yönelik söz konusu faaliyetlerin insanı ve doğayı ön planda tutan bir bakış açısıyla yürütülüp yürütülmeyeceği ve nasıl bir savunma planı uygulanacağı önemlidir.

ATIK: ‘VAN GÖLÜ için talihsiz bir karar’

İnşaat Mühendisleri Odası (IMO) Van Şube Başkanı Mihail Atik, Van Gölü Doğal SİT uygulamasının gölün korunması için yeterli olmadığını, yasanın sadece bir aldatmaca olduğunu belirterek, “Biz aldık. ‘Van Gölü’ koruma altına alındı Van Gölü’ne bir zararı kalmadığına dair açıklamaları tamamen spekülasyon, yeni projelere zemin hazırlamak ve art niyettir. Dürüst olmak; Van Gölü için talihsiz bir karar. Ayrıca kanunun B maddesine göre yasal sürecini tamamlayan firmalar diledikleri zaman kum, çakıl, taş, maden gibi malzemeleri satın alabilir ve bu amaçla taş ocakları açabilirler.”

Mihail Atik – IMO Van Şubesi Başkanı

‘GÖLÜN FAUNASINA VE DOĞALLIĞINA ZARAR VEREN BİR YAPIDIR’

Atik, Van Gölü kıyısında inşa edilen Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nün koruma alanı dışında bırakılmasına ilişkin de şunları söyledi: “Ülke yöneticileri ve mülki amirleri kıyılarda diledikleri zaman tasarruf haklarını kullanabilirler. Cumhurbaşkanlığı Sarayı bunun bir örneğidir. Van Gölü’ne yönelik en büyük tehditlerden birinin yapısal baskı olduğu ortaya çıktı. Bu nedenle göl ciddi anlamda tehdit altındadır. O savunma planının dışına çıkıp istedikleri zaman faaliyette bulunabilirler. Başkanlık Sarayı kapalı bir alandır. İçinde ne olduğunu bilmiyoruz ama gölün faunasına ve doğallığına zarar veren bir yapı.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu